Ayşenur İnan

Ayşenur İnan

Diyetisyen Ayşenur İnan

Migrende beslenme

14 Haziran 2021 - 10:48


Migren, çoğunlukla ataklar halinde gelişip şiddetli baş ağrısına neden olan nörolojik bir hastalıktır. Migren tek bir semptom ya da birkaç semptomdan oluşan ve tek bir yerde olan bir sorun değildir. Her zaman aynı şekilde oluşmaz. Aralıklı ve ilerleyici de olabilir. Tanısı genellikle öyküye dayanılarak koyulabilmektedir. İlk baş ağrısı durumunda nedenler göz önünde bulundurulurken, ağrı durumu kronikleşmeye başladığında migren sınıflamaları ele alınarak inceleme yapılır.

Tetikleyici Faktörler 

Bazı migrenli hastalar baş ağrısı ataklarının nedensiz bir şekilde başladığını ifade etmektedirler. Ancak çoğunlukla hormonal değişimler gibi içsel ya da hava değişimi, bazı kokular gibi bir dışsal tetikleyici ya da tetikleyicilerin birlikteliği ağrıyı başlatabilmektedir. Her migreni olan kişi tetikleyici bu etkenlere aynı duyarlılıkta olmayabilir. Bazılarında tek bir tetikleyici faktör ağrıyı başlatabilirken bazılarında da birkaç tanesinin birlikte olması ağrıyı başlatabilmektedir.

Sık olarak stres, menstrüasyon, az veya fazla uyumak, öğün atlamak, yorgunluk, hava değişimleri (nem, basınç, rüzgar), alkol (özellikle şarap, bira), koku (parfüm ya da keskin kokulu kimyasallar), parlak ışık, sigara dumanı, yüksek rakım, öksürük, bazı besinler migreni tetikleyebilmektedir. Besin tetikleyicileri olarak ise en sık alkol, çikolata, peynir, kafein, monosodyum glutamat (MSG), aspartam karşımıza çıkmaktadır. Migren hastalarında çevresel etkiler önemli olduğu kadar bireysel sorunlar veya kronik hastalıklar, premenstrüel sendrom, gebelik, hipertansiyon, obezite  ağrı tetikleyici faktör olabilmektedir.

Çocuklar ve gençler başta olmak üzere migren tipi baş ağrısı çeken herkeste ağrıyı tetikleyici olarak beslenme durumu ve besinlerin etkisi çok önemlidir. Açlık, alkol, çikolata ve peynir en sık bildirilen tetikleyicilerdir. Genel olarak migren tetikleyicileri düşünüldüğünde yapılan çalışmalarda en az bir beslenme kaynaklı tetikleyici öne sürülmekte, diyet açısından en sık bildirilen tetikleyicinin açlık olduğu söylenmektedir. Çikolata ve alkol de ikinci sırada gelmektedir. Gençlerde alkol alımına başlanması bugünün ergen hastalarında tekrarlayan baş ağrısında önemli bir potansiyel nedendir. Migren hastaları bazen besin öğelerinden bir ya da birden fazlasına karşı aşırı hassas olabilirler ve bu durum bazen besin intoleransı ile ilişkilendirilmektedir.

Besin alerjisi testi için deri testinde pozitif sonuç alınması yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Baş ağrısını tetiklediği öne sürülen besinlerin içerisindeki başlıca kimyasallar MSG, nitrat, nitrit, tiramin, feniletilamin ve histamin içeren diğer aminlerdir. Tiramin, özellikle sert ve çedar peynir çeşitlerinde, feniletilamin çikolatada, oktopamin turunçgillerde ve histamin kırmızı şarap ve birada bulunmaktadır. Kafein bağımlılığı, aşırı kahve tüketimi de şiddetli, zonklayıcı baş ağrısı ve migren ile ilişkilendirilmektedir. Açlık ve öğün atlamada migren hastalarında ağrının nüksetmesinde bir neden olarak düşünülmektedir.

Beslenme tedavisi

Açlık kan şekerinin düşüş gösterdiği durumlarda baş ağrısı artar. Bu nedenle özellikle öğün atlamamaya özen gösterilmelidir. Günde en az 2-2,5 litre sıvı almak unutulmamalıdır. Günde 30 dakikalık yürüyüşler yapmak migren ağrılarına iyi gelmektedir.  Kafein, baş ağrılarında iki türlü etki gösterir. Aşırı tüketimi ağrıyı tetikler. Sınırlandırılması ise ağrıyı azaltıcı etki sağlar. Günlük kafein tüketimine dikkat edilmelidir.

Ağrının başlayacağını hissettiğiniz anda ısırgan otu, ıhlamur, melisa çayını tercih edilmelidir. (eğer herhangi birine alerji yoksa) Düzenli beslenmeye ek olarak yenilen besinlere dikkat edip atağı başlatan besinleri tespit etmek amaçlı besin tüketim kaydı tutmak önem taşımaktadır. Çünkü her besin her hastaya aynı etkiyi yapmayabilir. Buna göre kişiye özgü bir beslenme programı planlanmalıdır.

 

YORUMLAR

  • 1 Yorum