Enfeksiyon hastalıklarında beslenme

Ayşenur İnan
ABONE OL

Enfeksiyon hastalıklarında beslenme ve fiziksel aktivite özel önem taşımaktadır. Bu yazıda Sağlık Bakanlığı tarafından ilgili uzmanlarca işbirliğinde hazırlanan Türkiye Beslenme Rehberi ile Erişkin ve Çocuk, Ergenlerde Fiziksel Aktivite Rehberlerinde yer alan öneriler özetlenmiştir. Enfeksiyon hastalıkları virüsler, bakteriler, mantarlar ve parazitlere bağlı olarak gelişebilmektedir. Toplumda en sık üst solunum yolu enfeksiyonları görülmektedir. Enfeksiyon hastalıkları bütün dünyada önemli bir mortalite ve morbidite nedeni olabilmektedir. Enfeksiyonlar vücudun belli organlarını tutabileceği gibi yaygın da olabilirler. Enfeksiyonların çoğunluğu akut olarak gelişir. Bazı enfeksiyonların klinik seyri ve tedavi süreci uzundur.

Sadece boğaz ağrısı olduğunda semptomlar ilerlemeden tedbir alınmalıdır. Diğer hastalıklarda olduğu gibi enfeksiyonlar için de alınabilecek tedbirler arasında amaç; yaşam boyu tüm bireylerin sağlığının korunması, iyileştirilmesi ve geliştirilmesi, yaşam kalitesinin arttırılması ve sağlıklı yaşam biçiminin benimsenmesini (sağlıklı beslenme ve fiziksel aktivite alışkanlığı, alkol ve tütün kullanımının önlenmesi, sağlıklı çevreler oluşturulması, uygun hijyen koşullarının sağlaması vb. ) sağlamaktır.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Beslenme Önerileri

Yaşamın her döneminde olduğu gibi enfeksiyon hastalıklarında da yeterli ve dengeli beslenme sağlığın korunması için esastır.

Beş besin grubunun içerdiği besin ögelerinden yeterli ve dengeli miktarda alınmalıdır. Günde mevsimine uygun en az 5 porsiyon meyve ve sebze tüketilmesi önerilmektedir. Bu tüketimin 2 porsiyon meyve ve 3 porsiyon sebze olmalıdır.  Bağışıklık sistemini güçlendirici özelliği olan A ve C vitamini gibi antioksidan vitaminlerden zengin, havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra kış aylarında bolca bulunan portakal, mandalina, elma gibi meyvelerin tüketimi önemlidir.

Bağışıklık sistemini güçlendirici özelliği olan A ve C vitamini gibi antioksidan vitaminlerden zengin havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra kış aylarında bolca bulunan portakal, mandalina, elma gibi meyvelerin tüketimi önemlidir. E vitamini de bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde etkilidir. Soğuk algınlığı ve diğer enfeksiyonlara karşı vücut direncini arttırmaktadır. E vitaminin iyi kaynakları yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller ve fındık, ceviz gibi yağlı tohumlardır. Günlük olarak mevsimine uygun 3 porsiyon sebze, 15-20 adet fındık (30 gr) veya 5-6 adet ceviz (30gr) ve haftada 2-3 defa kurubaklagil (mercimek, kurufasulye, nohut) tüketilmelidir.

.Bağışıklık sisteminde D vitamini de önemli rol oynamaktadır. D vitamini güneş ışınlarıyla deri tarafından üretilen bir vitamindir ve besinlerde pek fazla bulunmaz. Özellikle kış mevsimde havanın güneşli olduğu zamanlarda mümkün olduğunca güneşten faydalanılmalıdır. Güneşten faydalanmasının mümkün olmadığı hallerde besin desteği olarak D vitamini alınabilir. Balık D vitamini, beyin fonksiyonlarının gelişimi için gerekli çoklu doymamış yağ asitleri (omega 3), kalsiyum, fosfor, selenyum, iyot mineralleri ve E vitamini içerir. Bu nedenle kış aylarında haftada 2-3 kez balık tüketilmedir.

Kaynakça:
1. Türkiye Beslenme Rehberi 2015 (TÜBER), T.C.Sağlık Bakanlığı Yayın No: 1031, Ankara, 2019, İkinci Baskı, ISBN 978-975-590-667-6
 2. https://www who int/emergencies/diseases/novel-coronavirus-2019/advice-for-public E.T:14.05.2020