Yönetmeliğe göre Göksu için çalışması gereken kişi Savaş Kalaycı!
Editör: Karamanca
07 Eylül 2025 - 15:59 - Güncelleme: 07 Eylül 2025 - 16:03
‘’Yine gündemimiz su. Maalesef bu gündem uzunca yıllar devam edecek. Hatta ve hatta artık gündemimizden hiç çıkmayacak. Neden mi? Öncelikle dünyada su kaynaklarının her geçen yıl azaldığı gerçeğini kabul etmeliyiz. Ama akılcı şehirler buna çözüm ürettiler bile. Zaten daha önceki yazılarımda bunlara yer verdim. Ama taşa anlatsam yol alınırdı sanırım. Neyse gelelim şehrimizde ki anlık duruma. Cadı avına döndü su konusu. Herkes suçlu arıyor. Tövbe haşa yaradanı suçlayan bile var. Ama bazı kesim var ki yaradanı suçlayana susup belediyeyi suçlayana kaplan kesiliyor. Kimi iktidarı suçlar, kimi halkı, kimi de çiftçiyi. Aman belediyemize zeval gelmesinde kim suçlu olursa olsun.
Peki, gerçekler öyle mi? Hadi bakalım hem de resmi evraklara bakalım da net konuşalım.
İçme Suyu Temin ve Dağıtım Sistemlerindeki Su Kayıplarının Kontrolü Yönetmeliği der ki; BELEDİYELER, su şebekelerindeki kayıp kaçak oranını 2023 yılına kadar en fazla %30, 2028 yılına kadar en fazla %25 seviyesine indirmekle yükümlüdür. Ne zaman çıkmış bu yönetmelik 2019'da. Hani yeni değil. Yani belediyeler veya DSİ gibi kurumlar, suyun temini ve dağıtımı süreçlerinde kayıpları azaltmak zorundadır. "Bu bağlamda; Proje planlamasında, kayıp-kaçak oranları dikkate alınmalı, SCADA sistemleri, basınç kontrolü ve izleme sistemleri gibi teknolojik altyapı yatırımları yapılmalı, Mevcut hatların iyileştirilmesine yönelik tedbirler alınmalıdır." der. Yani yolu da gösterir. Daha basite indirgeyelim mealen der ki; Ey belediye kardeş, biz merkezi hükümet olarak yani Cumhur ittifakı olarak sana su getirmek isteriz lakin sen sana düşen hiçbir sorumluluğu yerine getirmezsen nasıl sana su verebilirim.
Yani sen çalışmaz kanalizasyon sistemini yenilemez ve su kayıp kaçağını azaltmazsan bende sana 85 milyonun hakkına girip de su getiremem. Getirsem de zaten gelen suyun %50'den fazlası yok olacak onu da tüketip bitireceksin. Hatırlarsanız geniş katılımlı bir heyetle milletvekillerimiz bazı görüşmeler ayarladılar. Bu görüşmede şehrin neredeyse tüm yöneticileri bulunmaktaydı. Orada da bu su sorunu bizzat bakan beye iletildi. Tahmin ediyorum ki bakan bey de yardımcı olmak istediklerini ama yukarıda sayılan nedenlerden dolayı mümkün olmadığını dile getirmişlerdir. Maalesef Cumhur ittifakından dolayı vekiller bazı gerçekleri açıklamakta çekimser kalıyor olabilir. Ama belediye bu işin doğrudan sorumlusudur. Zira su sorunu yeni bir olay değil bağıra bağıra gelmiştir.
Yerel seçimlerde Ak Partinin seçim beyannamesinde yer almıştır. Başkan adayı Mevlüt Akgün her ortam da her toplantı da asıl sorunu su sorunudur diye üstüne basa basa söylemiştir. Şimdi hazır çeşmemizden akan su kesilmiş yerine tankerlerle mahallelere su dağıtılmaktadır. Karaman Karaman olalı böyle hizmet görmedi!! Belki bunu 50 yıl önce yapsalardı ayakta alkışlardık. Velhasıl sözün özü şu; belediye su paralarını toplar ve bu paralarla su kaynaklarını korur. Yeni hizmet alanları geliştirir. Yani suyun parası suya döner. Bizde toplanan paranın suyu çıktı. Kimse sağa sola suç atmasın.
Parayı bana ödeyip hizmeti başkasından talep etmezsin öyle değil mi? Nerede görülmüş köfteci de yemek yiyip parasının berberden istendiği. Şimdi bırakın kaçak dövüşmeyi de sorumluluğu bir kere kabul edin. Ve diyin ki biz belediye olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız. Tüm paydaşlarla şeffaf çalışıp çözüm üretmek istiyoruz. Bakın çözüm bu kadar basit. Suçluyu bilmez ve üzerinde baskı kurmazsak sadece biz değil hem çocuklarımız hem torunlarımız daha ağır bedeller öderler. Velhasıl ikide bir, ‘’Göksu boşa akıyor, Göksu ne zaman gelecek, Göksu’yu kim getirecek’’ gibi söylemlerin muhatabı bizzat belediyedir. Belediye üzerine düşen (Yukarıda bahsettiğim) yükümlülükleri yapmadığı sürece, Göksu’nun Karaman’a gelmesi yönetmeliğe göre mümkün değildir.’’
YORUMLAR