Osman Nuri Koçak: bildiklerimizin tutsağıyız

10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla Karaman Hatuniye Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli’nde düzenlenen toplantıya, Karaman Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ahmet Küçükcicibıyık, İLESAM Karaman Temsilcisi Hikmet Elitaş, şair ve yazarlar ile basın mensupları katıldı.

Osman Nuri Koçak: bildiklerimizin tutsağıyız
Editör: Karamanca
10 Ocak 2019 - 21:50




Yeni yayınlanan ''Bildiklerimizin Tutsağıyız'' kitabının da aynı zamanda tanıtımını da yapan Osman Nuri Koçak programdaki konuşmasına, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlayarak başladı. Türkiye'de kitap okuma oranları ve okuma alışkanlıklarımıza değinen Koçak, Basın mensupları ile sohbet havasında bir buluşma gerçekleştirdi.

Osman Nuri Koçak; “Hepimiz gazeteciyiz. Gazetecilerin ünü bol ama unu yok. Biz ünü bol fakat unu olmayan bir iş yapıyoruz. Sıkıntılarımız dorukta. Türkiye’de yeni Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk görevi devraldıktan sonra demokrasi eğitim stratejik araştırma merkezi ona bir rapor hazırlamasını talep ediyor. Ona sunduğu rapordan kısa bu başlıklar var; dünyanın en çok kitap okuyan ülkeleri İngiltere, Fransa ve Japonya bunların yıllık kitap okuma oranı 23 ile 27 kitap arasında.

Fransa 7 kitap, İsviçre 10 kitap Türkiye ise 10 yılda 1 kitap okuyor. Türkiye’de toplam bin 152 tane kütüphane var. Almanya’da 10 bin kütüphane, İspanya’da 5 bin 100 kütüphane var. Kütüphanecilik alanında dünyanın 86. Sırasındayız. Genel ihtiyaçlar sıralamasında kitap 235. Sırada. Dünyada kitap başına düşen harcama oranı 1,3 dolar, Türkiye’de ise 25 cent. Yani 7 lira bizde 35 kuruş. Bu ortalama Afrika ortalamasının gerisinde. Okullarda en çok okunan kitap ise saftirik. Fen, edebiyat, sanat, araştırma dizileri kitapçıların raflarında çürüyor. 1965 rakamlarına göre üniversite sayılarımız bugün 15 kat artmış 1965 yılına göre okuma yazma oranımız yüzde 65 oranında azalmış. Kütüphanelerimiz var ama ne kadar kütüphane ruhuna uygun yaşadığı konusunu hiç konuşmayalım. Kütüphaneler yerine kafeler, cep telefonu büfeleri çığ gibi artmakta.

Büyüklerimizin okuduğu kitapların kalitesi cinayet, cinsellik ve aşk kitaplarıdır. Çok az araştırma, inceleme ve bir kısım dini eserlerdir. Üniversite mezunlarımız dilekçe yazamıyor. Üniversite mezunlarımız mektup yazamıyor. Mektup yazdırıyoruz altına adını yazmıyor. Dilekçe yazıyor altına adresini yazmıyor. Çocuklarımız her alanda sıkıntı. 4 kişilik bir aile ortalama cep telefonuna 175 lira para ödüyor. Aynı aile kitaba 5 lira veriyor. Öğretmenlerimiz çocuklarımıza okuma alanında model olamıyorlar. Çünkü öğretmenlerimiz kitap okumuyor. Okumayan okutamıyor. Dünyanın en güzel kitabına inanıyoruz. Okumayı Allah’ın doğrudan emri olduğu halde topluma vermekte beceremiyoruz. Günde 6 saat televizyon izliyoruz. 4 saat internete ayırıyoruz. Kitaba ayırdığımız süre ise 6 dakika. Okumayan bilmez, bilmeyen bilene tabi olur, bilmeyenin onurlu, haysiyetli yaşam hakkı olmaz, kalmaz. Bilmeyen birbirini bilmez. Birbirini bilmeyen birbirinden kuşku duyar. Birbirinden kuşku duyan bir süre sonra birbirine düşman edilir. 12 Eylül bütün kötülüklerinin yanında bizim kuşağa öğrenebilenlere bir şey öğretti. Oturup kendimizi sorguladık.

Bu anlattıklarımın hepsini cezaevlerinden öncesinde ve sonrasında kendimize uygulayarak test etme imkânı bulduk. Ben o günden sonra bir şeye yemin ettim. Dedim ki bu toplum dövüşmüyor. Bu toplum dövüştürüyor. Devrimcisinin içerisinde hain var. Akıncısının içerisinde hain var. Ülkücüsünün içerisinde hain var. Yerleştiriliyorlar tanımıyoruz ve kapalı bu örgütler. Bunlar herkesin malı olmalı. Açıldığı zaman içimdeki onları o urları bizi dövüştürenleri dışarıya püskürtme imkânımız olur. O günden sonra çok hızlı yazmaya başladım. Günler geceler yazmaya başladım. Bildiklerimizin Tutsağıyız kitabının hacmi 2 bin sayfanın üzerinde. Muhtemelen 4 cilt olacak. 3 ciltle sınırlamak istemiştim. Fakat 4 cilt olacak. Bu da bir tefekkür düşünce kitabı. Düşünce dünyamı paylaştım bu kitabımda” diye konuştu.

osman nuri koçak

bildiklerimizin tutsağıyız

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum