Avusturya yarın sandık başına gidiyor

Avusturya’da 6,4 milyon seçmen, 39 seçim bölgesinde, meclisin 183 yeni üyesini belirlemek için yarın oy kullanacak.
8,7 milyonluk nüfusa sahip Avusturya’da 6,4 milyon seçmen, 39 seçim bölgesinde, meclisin 183 yeni üyesini belirlemek için oy kullanacak. Avusturya’da 22. kez yapılacak federal parlamento milletvekili genel seçim için 9 eyalette kurulacak 800 sandığın yanı sıra ülke dışında yaşayan Avusturya vatandaşları da mektup yöntemiyle oy kullanabilecek. Avusturya’da 15 Ekim Pazar günü düzenlenecek olan milletvekili genel seçime 16 parti katılıyor.
Aşırı sağ söylemin siyaseti etkisi altına aldığı ülkede partilerin seçim kampanyalarında göç, sığınmacı, yabancıların ülkeye uyumu gibi konular ilk sıralarda yer alıyor. Ayrıca Avusturya’da seçimden sonra merkez sağ ÖVP ve aşırı sağ FPÖ’nün koalisyon kurma olasılığı kaygılara neden oluyor.
Avusturya Federal Parlamento’daki yüzde 4’ün üzerindeki barajı aşan partiler:
Avusturya Sosyal Demaokrat Partisi (Spö), Avusturya Hristiyan Demokratlar Partisi (ÖVP), Avusturya Özgürlükcüler Partisi (FPÖ), Yeşiller Partisi, Liberal Parti (NEOS) ve Liste Piltz parlamentodalar.

’’SPÖ, Müslümanların Avusturya’nın parçası olduğunu savunuyor’’
Başbakan Christian Kern liderliğindeki Sosyal Demokrat Partinin (SPÖ) seçim programında, Müslümanların Avusturya’nın bir parçası olduğunu her fırsatta dile getiren Kern, seçim sürecinde Türkiye, İslam, sığınmacı, göçmen konularına değinmemeye özen gösteriyor. İşsizlik oranının düşürülmesi, ekonomik büyümenin hızlandırılması, asgari ücretin bin 500 euroya sabitlenmesi ve bin 500 euro altında geliri olanların vergiden muaf tutulmaları hedefleniyor. Bir milyonun üzerinde miras sahiplerine veraset vergisi, eğitim ve sağlık alanlarında yapılacak reformlar takip ediliyor.

"ÖVP aşırı sağın söylemini birebir seçim kampanyasına taşıyor’’
ÖVP’nin başkanı 31 yaşındaki Dışişleri ve Entegrasyon Bakanı Sebastian Kurz, seçimlerin en iddialı ismi olarak gösteriliyor. 2013 yılında yapılan genel seçimde yüzde 24 oy alan ÖVP, Sebastian Kurz önderliğinde bu seçimlerden birinci parti olarak çıkmayı hedefliyor.
Bütün yetkileri elinde toplayan Kurz, 72 yıllık ÖVP’de alışılmamış değişiklikler yaparak, parti dışından isimlerin ÖVP listesinden aday olmasına imkan tanıdı. Ayrıca partiyi temsilen kullanılan siyah rengi turkuvazla değiştirdi. Bu değişikliklerle Avusturya’da ilk defa bir lider partisinin önüne geçmiş oldu.
2015 yılında 100 yıllık İslam yasasını değiştirmek başta olmak üzere burka yasağı, Balkan rotasının sığınmacılara kapatılması gibi uygulamaların mimarı olan Kurz, aşırı sağcı FPÖ’nün sığınmacılar, azınlıklar ve Müslümanlara yönelik söylemlerini neredeyse birebir seçim programına taşıyarak, aşırı sağın oylarına talip oluyor.

FPÖ doğrudan demokrasiyi savunuyor
Genel Başkanlığını Heinz Christian Strache’nin yaptığı aşırı sağcı FPÖ’nün seçim kampanyasında, İslam düşmanlığı, yabancı karşıtlığı ve sınırların sığınmacılara kapatılması gibi konular en önemli başlıkları oluştururken, parti İsviçre’deki gibi doğrudan demokrasiyi savunuyor. ÖVP’nin yeni Genel Başkanı Kurz’un kendisini taklit ettiğini ve partisinin uzun yıllardır savunduğu politikaları almakla suçlayan Strache, cumhurbaşkanlığı seçiminde partisinin elde ettiği yüzde 46’lık oyu genel seçimlere taşımak istiyor.

Yeşiller’in, tarihinin en düşük oyunu alması bekleniyor
Yeşiller Partisinin, son kamuoyu yoklamalarına göre yüzde 4 ile tarihinin en düşük oyunu alması bekleniyor. Kampanyalarında veraset vergisi, yenilenebilir enerjinin fosil yakıtların yerini alması, tam gün eğitimin kaldırılması gibi konulara ağırlık veriyor. Türkiye karşıtlığı ile tanınan partinin bazı milletvekillerinin, terör örgütü PKK’nın ülkedeki eylemlerine açık şekilde destek verdiği biliniyor. Eşbaşkanlık sisteminin olduğu partide, Ulrike Lunacek ve Ingrid Felipe liderlik koltuğunu paylaşıyor.

NEOS eğitim alanında özerkliği savunuyor
Mattias Strolz liderliğinde 2012’de kurulan ve 2013 seçimlerinde ulusal meclise giren NEOS, liberal ve AB yanlısı söylemleriyle tanınıyor. NEOS’un seçim programında, siyasi partilerin devletten aldığı yardımların kısıtlanması, eğitim alanında özerklik, vergilerin düşürülmesi gibi başlıklar öne çıkıyor.

Pilz, ülkedeki Türk kurumlarının kapatılmasını istiyor
Yeşiller Partisinden ayrılarak farlı bir fraksiyon oluşturan Peter Pilz, Türkiye karşıtlığı ve ülkedeki Türk kurumlarına yönelik ithamlarıyla biliniyor. Siyasi programını net şekilde ortaya koyamayan Pilz, Avusturya Türk İslam Birliği (ATİB) ve Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) gibi ülkede yıllardır faaliyet gösteren kurumların kapatılmasını istiyor.
Öte yandan, Avusturya 34 yıldır koalisyon hükümetleriyle yönetiliyor. 15 Ekim Pazar günü yapılacak seçimler sonucunda yine koalisyon hükümeti kurulması öngörülürken, mecliste yüzde 51’lik çoğunluğu oluşturan yani 93 milletvekiline sahip parti ya da partiler hükümeti kuracak.