Karaman'da Haksız Açığa Alma

---

---

---

---

İl Özel İdaresinde bazı personellere mobing yapıldığı, mobing yapılan bazı kişilerin emekli olduğu bazılarının ise paralel yapı mensubuymuş gibi gösterilerek tasfiye edilmeye çalışıldığı kamuoyunda dolaşan iddialar arasında.

Geçtiğimiz günlerde yapılan açığa alma işlemleri ile il özel idaresindeki görevinden uzaklaştırılan Süleyman Aşkan, haber sitemize yaptığı açıklamalarla ilgili kurumda bir şeylerin yolunda gitmediği şüphesi uyandırdı. Süleyman Aşkan, Karaman kamuoyunun yanı sıra siyasiler ve bürokratlar tarafından mevzuata ve kanunlara bağlılığı ile çok yakından bilinen bir isim. Ayrıca Aşkan’ın 2010 Yılından bu tarafa il özel İdaresinde paralel yapı ile mücadele eden ve 2010 yılında daha paralel yapıdan kimse bahsetmezken hatta Kamu Kurumlarında revaçta olan paralel yapı mensuplarından İl Özel İdaresi çalışanı bir bayanın sürekli verilen işleri yapmaması nedeniyle bu paralelci kadınla mücadele eden ve odası sözde İl ağabeyleri tarafından basılan baskı uygulanan bir kişi.

Yine Süleyman Aşkan, 2010 yılında kendi isteği ile bıraktığı imar müdürlüğü vazifesi süresince yaptığı bütün işlemleri, bizzat kendisi BİMER’e yazarak ilgili bakanlıklardan kendisinin denetlenmesini isteyecek kadar şeffaf ve cesur birisi. Kendisinin denetlenmesi isteği sonrası Bakanlık konunun Valilikçe araştırılmasını istemiş Valiliğin kurduğu komisyonun incelemesi sonrası yapılan uygulamalarda mevzuata aykırı hiçbir duruma rastlanılmadığı ortaya çıkmıştır.

Aşkan’ın 2011 yılında geçici görevlendirmeyle çalışmaya başladığı Karaman Belediyesi’nde, 2013 yılında inşaat mühendisi alımında alınacak inşaat mühendisinin referanslarının paralel yapıya yakın olan kimseler olması nedeniyle üst yöneticileri uyardığı bu uyarıları sonrasında o kişinin alınmadığı bürokrasinin yanı sıra hem o günkü hem de bugünkü belediye yetkilileri tarafından biliniyor.

Hal böyle olmasına ve FETÖ ile Süleyman Aşkan arasında kamuoyunun bile bir bağ kuramamasına karşın bu açığa alma işleminin ve kurulan bağın gerekçesi nedir?

İşte burasını bizzat Süleyman Aşkan’dan dinliyoruz;

‘’Ben 2007 yılında il özel idaresinde harita mühendisi olarak göreve başladım. Görev sürem boyunca çözülemez denilen ne kadar birikmiş iş varsa hepsinin üstesinden kanunlara ve mevzuata bağlı kalarak gelmeyi başardım. Devletin ve Milletin Al-i menfati için yaptığım bu çalışmalar neticesinde ortaya çıkan başarı bazılarını kıskandırdı. 2014 yılında göreve gelen il özel idaresi genel sekreteri Ahmet Günaydın, beni fazlaca kafaya taktı. Bazı siyasilerin ve bürokratların benim istemememe rağmen genel sekreterlik vazifesine yakıştırmaları bu kafayı takmada etkili olmuştur diye düşünüyorum.

17-25 Aralık’ta Devletimize yönelik kumpası fırsat bilenler, hakkımda uydurma adres ve uydurma isimlerle 2 kez PDY/FETÖ üyesi olduğum yönünde şikâyet etti. Ve bu şikâyetlerden dolayı inceleme geçirdim. Yapılan soruşturma sonrasında bu şikâyetlerin asılsız olduğu ortaya çıkınca hakkımı aramak ve bana bu iftiraları atanları hukuk önüne çıkarma niyetiyle gerekli evrakları genel sekreterden yazılı olarak talep ettim. Lakin her seferinde olayın üzerini örtmeye çalışarak bana gerekli evrakları vermedi. Hatta ben davacı olmayayım diye ikinci soruşturmanın sonucunu bana tebliğ etmediler ve dava açmamın önünü sürekli olarak tıkadı.

Ancak buna rağmen ben Karaman cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundum ve hukuki süreç devam etmektedir. Hal böyle olmasına rağmen beni birilerinin sürekli şucu bucu diyerek lanse etmek sureti ile görevimden uzaklaştırma gayreti sonunda muradına erdi. Lakin Bir olan Allah’a yemin olsun ki bu işin peşini asla bırakmayacağım. Ben Süleyman Aşkan olarak yüce devletimizin bütün yetkililerine sizin aracılığınızla sesleniyorum. Beni ve ailemi Emniyet, Mit ve diğer tüm kurumlar lütfen araştırsın. FETÖ’nün ‘F’ si elhamdülillah bize uzaktır. Ben biraz evvelde bahsettiğim gibi kabul etmeme hakkım olmasına rağmen Devletin her köşesi bizimdir diyerek gurbette bile çalışmayı kabul ettim. Benim bulunduğum kurum il özel idaresi olmasına karşın, belediyeler dahil birçok yerde verilen hizmeti layığı ile yerine getirdim. Ben ne şahsıma, ne aileme nede mensubu olmaktan gurur duyduğum Yüce Türk Milleti’ne asla ihanet etmedim, ihanetçilerin safında yer almadım.

Bana bu iftiraları atanlar araştırılsın, sözüm ona işten çıkarılmalarla FETÖ’den temizlendiği iddia edilen il özel idaresi gerekli üst mercilerce tekrar incelensin. Acaba gerçek FETÖ cüler nerede ortaya çıksın. Yoksa operasyonlar istismar edilerek yine FETÖ'cüler tarafından birilerinden intikammı alınıyor ortaya çıksın. Ben burada genel sekreter Ahmet Günaydın’ın tarafıma yaptığı ayak oyunlarından bazılarını şöyle açıklayabilirim.

1 – ilk olarak eski il genel meclis başkanımız Mustafa Bayır’ın şahsıma köylerdeki yapılara zemin etüdü istenip istenmeyeceği hususunda görüşümü sorması üzerine benim bu konuyu aydınlatmamdır. Bu olay üzerine il genel meclis başkanı genel sekreter Ahmet Günaydın’a ‘bilmiyorsanız Süleyman Aşkan’a sorun’ demiş ve genel sekreterin bana olan kini böyle başlamıştır.

2 - Başkaları tarafından yapılmayan veya yapılamayan, bekletilen işler tarafıma havale edilmiş ve bu işlerin şahsımca yapılmadığı kanaati uyandırılmaya çalışılmıştır. Lakin ben bu işlerin tamamını mevzuat çerçevesinde ve süresinde tamamladım.

3 – Ermenek Aşağıçağlar Köyü Muhtarı il özel idaresi personelleri hakkında gerekli izinler alınmadan içme suyu projesi yapılmasından dolayı Ermenek Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulundu. Genel sekreter Ahmet Günaydın, bu benim iştirakimin ve haberimin olmadığı dosyaya suç duyurusunun ardından beni özel görevlendirerek dosyayla ilişkilendirmeye, böylelikle soruşturma geçirmeme neden oldu. Oysa konunun başından sonuna alakam yoktur.

4 – 1982 yılında çıkan bir yönetmeliğin ekindeki dilekçe formatına uymadığı gerekçesi gibi komik bir durumla bile soruşturma geçirdim. Oysa 1983 yılındaki dilekçe kanununa uygun olarak verdiğim dilekçeler mevzuata uygundur. Sırf ceza almamı sağlayabilmek amacıyla her türlü oyuna başvurmuştur. İdaremizde bütün dilekçeler benim yazdığım formattadır.

5 – Ben FETÖ operasyonları kapsamında açığa alınmam nedeniyle il genel sekreteri Ahmet Günaydın’ın parmağı olduğunu düşünüyorum. Kendisinin Karaman iline nasıl geldiği ve buradaki işleri titizlikle araştırılsın.

6 – Ben zaten bu kişinin genel sekreter olması ve bana karşı tutumunu gördükten sonra sürekli yaptığım işlerin bir denetim sonucu raporlanmak sureti ile incelemeden geçmesini isterdim. Hamd olsun bu zamana kadar ne cezai işlem gerektirecek bir çalışmam nede ailemin yüzünü kızartacak bir abesle iştigalim olmamıştır.

7 – Selam alıp verdiğim kişileri bile uyaran bu genel sekreterin maksadının araştırılmasını, tarafıma atılı suçun vebalinin ebedi aleme bırakılmaması ve bu dünyada hesabının sorulması sesimi duyan tüm yetkililer için şeref meselesidir. Ben şerefimden, namusumdan, haysiyetimden, onurumdan, Milli duruşumdan ve Devletime bağlılığımdan eminim. Lütfen Araştırın, araştırın ki bu şerefsiz kimse ortaya çıksın. Ben OHAL kapsamında açığa alındığım için hukuki olarak hakkımı arayamıyorum’’

Süleyman Aşkan’ın haber sitemize verdiği açıklamanın devamı ilerleyen günlerde yayımlanacaktır.

Haber / Karamanca.net / Be. Ra