MHP Karaman Milletvekili Adayı Ali Güler\'e Coşkulu Karşılama

---

---

---

---

Kurban Bayramı’nı aile büyükleri, akrabaları ve Karamanlı hemşerileri ile geçirmek üzere Karaman’a gelen Ali GÜLER, saat 13.30’da Karaman il sınırında Kâzım Karabekir MHP İlçe Başkanı Halil İbrahim Bardakçı ve beraberindeki bir heyet ve yaklaşık 150 araçlık coşkulu bir konvoy ile karşılandı. Önce doğup büyüdüğü Sinci Köyü’ne yönelen konvoy, Sinci Köyü yol ayrımında Karaman MHP İl Başkanı Oktay Yılmaz, Karaman MHP Merkez İlçe Başkanı Mahmut Ünüvar Karaman Ülkü Ocakları Başkanı Latif Pulcu ve çok sayıda Karaman MHP İl ve Merkez İlçe yöneticisinin katılımıyla Sinci Köyü’ne ulaştı.

Sinci’de köylüleri ile kucaklaşan Ali Güler ve beraberindekiler önce babası, babaannesi ve amcasının mezarlarının bulunduğu mezarda dua ederek, bir kurban kestiler. Köylüleri ile bir süre hasbihal eden Ali Güler ve beraberindeki kalabalık grup daha sonra baba tarafından akrabalarının bulunduğu Kızılkuyu Köyü’ne geçti. Burada köy kahvesinin bahçesinde hemşehrileri ve akrabaları ile bir süre sohbet eden heyet daha sonra Kâzımkarabekir İlçesi’ne hareket etti. İlçede coşku ile karşılanan heyet önce Kâzım Karabekir Paşa parkında bir dua ederek daha sonra MHP İlçe Binası önünde bir kurban keserek dualar yaptı. İkindi namazını burada eda eden heyet üyeleri Belediye Başkanı Ali İhsan Alanlı’yı makamında ziyaret etti. Esnafı ve bazı resmi daire amirlerini de ziyaret eden Ali Güler ve beraberindeki kalabalık heyet kahvehaneleri de tek tek gezerek hemşerileri ile sohbet etti.

18.00’de Karaman MHP İl Başkanlığı önüne gelen Ali Güler ve beraberindeki kalabalık heyet İl binası önünde yağan yağmur altında coşku ile karşılandı. Burada dualarla bir kurban kesildikten sonra il binasını ziyaret eden Ali Güler, ülke gündemini ve Karaman’ın yerel sorunlarını değerlendirdiği bir konuşma yaptı.  Güler konuşmasında;

‘’ Güzel Karamanımızda sizlerle bir arada bulunmaktan, sizlerle kucaklaşmaktan dolayı mutlu ve gururlu olduğumu belirtmek istiyorum. Hepiniz hoş geldiniz. Mevlana’nın hoşgörüsü, yunus Emre’nin tevazuu, yetimler babası Karabekir Paşa’nın çocuk sevgisi ve en büyük Türk gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün cumhuriyetimizi kuran çelik iradesi ile hepinizi selamlıyorum. Vatan, bayrak ve istiklal için hayatlarını feda eden tüm şehitlerimize yüce Allah’tan rahmet diliyor, gazilerimiz önünde saygıyla eğiliyorum.

bilindiği gibi, 7 haziran 2015 tarihinde gerçekleştirilen 25. dönem milletvekilliği seçimlerinde milletimizin ortaya koyduğu irade sayın cumhurbaşkanı ve AKP tarafından ipotek altına alınmış, ülkemiz bir kaos ortamına sürüklenmiştir. Allah’ın izniyle Türk milleti bu irade gaspının hesabını 1 Kasım 2015 tarihinde gerçekleştirilecek olan 26. dönem milletvekilliği seçimlerinde soracaktır.

13 yıllık AKP iktidarı özellikle 2011’den sonra Türk milleti için adeta bir kâbusa dönmüştür. İnsanımız gittikçe fakirleşmiş, AKP kadroları hırsızlık ve rüşvet batağına batmış, bırakın bunların üzerine gidilmesini; bunları sorgulayan hâkim ve savcılar suçlu sandalyesine oturtulmuştur. Ülkenin iç ve dış borcu alabildiğine artmış, neredeyse milli hasılamız kadar, yani ürettiğimiz kadar borcumuz olan bir ülke haline gelmişizdir. Ekonomimizin bütün mikro ve makro dengeleri bozulmuş, milli gelir her yıl azalarak ülke ve insanımız gittikçe fakirleşmiştir. İşsizlik, özellikle üniversite mezunu yani eğitimli gençlerimizde yüksek boyutlara ulaşmıştır. On yıldır atama bekleyen öğretmenlerimiz vardır. Üniversite bitirdiği halde iş bulamayan gençlerimiz milyonlarla ifade edilmektedir. Memurumuz, emeklilerimiz, işçilerimiz perişan vaziyettedir. Esnafımız siftah yapmadan kepenklerini kapatmaktadır. Üreticimiz ürününü değerinde satamaz hale gelmiş, buna karşılık girdilerinin maliyetleri alabildiğine artmıştır. Çiftçilerimiz derin bir borç batağına batmış, bütün tarlaları banka kredileri karşılığı ipotekli hale gelmiştir. Kısaca 13 yılda AKP hükümetlerinin ülkeyi ekonomik bakımdan getirdiği nokta maalesef derin bir hayal kırıklığıdır. 

Bundan daha önemlisi parlamenter demokrasimizin esasını oluşturan güçler ayrılığı tamamen zaafa uğratılmış, adalet mekanizması partizan uygulamalarla felç edilmiş, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ayaklar altına alınmıştır. Dışarıdan kumandalı bazı davalarla Türk silahlı kuvvetleri uzun yıllar düzeltilemeyecek bir zafiyetin içine düşürülmüştür. 

“demokratikleşme, milli birlik ve kardeşlik, barış” ve nihayet “çözüm süreci” isimlerinin ardına gizlenmiş yasal olmayan çalışmalarla bölücü PKK terörü ve onun siyasi uzantıları ile masaya oturulmuştur. Sonu kardeş kavgasına giden bu “çözülme” sürecinde bölücü PKK terör örgütüyle yapılan müzakerelerle eli kanlı terör örgütü PKK ve onun elebaşısın meşrulaştırılmış, Kürtçe konuşan insanlarımızın siyasi temsilcisi haline getirilmiştir. Ülkenin doğu ve güneydoğusu adeta terör örgütüne terk edilmiş, PKK’nın bölgeyi silah ve patlayıcı deposu haline getirilmesine göz yumulmuştur. Asker kışlasına, polis karakoluna hapsedilmiş, A. Öcalan denen caniye övgüler düzen AKP valileri ve yöneticileri sayesinde devletin terörle mücadele etmesi engellenmiştir.

 Sonuç ortadadır. Devletimizin giremediği ilçeler, devletin egemenliğini tanımayan iller söz konusudur. Dahası “Dolmabahçe mutabakatı” denilen on maddelik anlaşmayla PKK’ya, Türkiye cumhuriyeti Devleti’nin temel esaslarının değiştirilmesi sözü törenle verilmiştir. Son 7 Haziran 2015 seçimlerinde siyasi beklentiler gerçekleşmeyince de ülke derin bir kaosun içine sürüklenmiştir. Yaklaşık elli günde verdiğimiz şehit sayısı 130’un üzerindedir. Camileri, okulları seçim meydanına çevirmekten çekinmeyen AKP zihniyeti, bu defa aziz şehitlerimizin tabutlarının başına mikrofonlar kurarak cenaze törenlerini seçim alanlarına çevirmişlerdir. 

Basiretsiz ve öngörüsüz dış politika uygulamalarıyla etrafımız adeta kan gölüne döndürülmüştür. Tarihsel süreçte tamamen Türkmen yerleşimi olan Suriye’nin kuzeyinde PKK’nın uzantısı olan pyd’nin adeta devletleşmesine müsaade edilmiştir. AKP iktidarlarının sayesinde PKK Suriye’nin kuzeyinde devlet kurma yolunda hızlı adımlarla ilerlemektedir.

Evet! 1 Kasım 2015 seçimleri, 7 Haziran seçimlerinde milletimizin ortaya koyduğu iradeyi beğenmeyen, PKK’ya verdiği sözlerden dolayı talep ettiği 400 milletvekilini alamayan sayın cumhurbaşkanının milletle inatlaşmasının sandıkta hesabının görüleceği bir gün olacaktır. Millet, şehit babasına “karaktersiz” diyenlerden aziz şehitlerimiz adına sandıkta hesap soracaktır.

Bütün bu olumsuz tablo kimseyi karamsarlığa sürüklememelidir. Milletimiz rahat olsun. Yarınlarından, çocuklarının ve ülkenin geleceğinden emin olsun. AKP iktidarı ve onun çıkarcı, sakat zihniyetinin yarattığı bu sorunlar çözümsüz değildir. Milliyetçi hareket partisi ve kadroları iktidara hazırdır. Türk milletinin güvenli limanı olan milliyetçi hareket Partisi’nin bilge lideri sayın devlet bahçeli ve onun liderliğindeki ülkücü kadrolar milletimizden iktidar yetkisini alarak bütün bu sorunları çözecektir. 

Maalesef 13 yıllık AKP tek parti iktidarında, AKP’li belediyelerin elinde güzel karamanımız kentten köy haline dönüştürülmüştür. Karamanımızın bütün değerleri yok sayılmış, ne Mevlana hazretlerinin başta anneleri olmak üzere aile fertleri, ne yunus emre, ne Karamanoğlu Mehmet bey, ne piri reis, ne Atatürk ne de Kazım Karabekir paşa hatırlanmıştır. Türk dil bayramı törenleri her yıl zayıf, cılız anma törenlerle geçiştirilmiş ve unutturulmuştur. ‘Karaman’ın 4.500 yıllık tarihi’ adı altında, bin yıldan fazla bir süredir Türklüğe ve İslam’a kucak açmış olan karamanımıza sözde muhafazakâr AKP iktidarında ‘Hristiyan kimliği’ giydirilmeye çalışılmıştır. 

Türkiye genelinde yaşanan bütün ekonomik sorunlar başta işsizlik olmak üzere ilimizin değişik yörelerinde daha da ağırlaşarak hemşerilerimizi canından bezdirir hale gelmiştir. Çiftçimiz, esnafımız, memurumuz, işçimiz gittikçe fakirleşmektedir. Taşeli bölgemizde cereyan eden elim maden kazasının yaraları hala sarılabilmiş değildir. 13 yıl önce elmasını bir liraya satan Taşeli insanımız 13 yıl sonra, bu yıl elmasını yine bir liraya satmaktadır. Buna karşılık 13 yıl önce 24 liraya bir büyük tüp alan aynı hemşerimiz, şu anda bir büyük tüpü 75 liraya almaktadır. Yani üreticimiz 13 yıl içinde fakirleşmiştir. Ürünü para etmemekte, maliyetler alabildiğince artmaktadır. 

çevre ve ekolojik dengeleri bozan yatırımlar ve rant uğruna karamanın bütün hasılası çarçur edilmektedir. Hayali projelerle halkımız kandırılmaktadır. Yapılanlar da adeta “ucube” projeler durumundadır. Bu ekonomik ve sosyal sorunlar hem asayişi hem de aile yapısını bozmuş, ilimizde boşanma oranları ciddi oranlarda artmıştır.

Bu sonuç karamanımızın ve ülkemizin kaderi değildir. AKP’nin takip ettiği ekonomik ve sosyal politikaların bir sonucudur. işte biz milliyetçi hareket partisi olarak, 1 kasım 2015 tarihinde gerçekleştirilecek olan seçimlerde karamanımızın bu hırsızlık, yalan, talan ve rant düzenine karşı güçlü bir sesle sandıkta cevap vereceğine inanıyoruz. Hemşerilerimizin tüm sorunlarına çare olacağımız sözünü veriyoruz. Ankara’da kapısını çalmadan girebileceğiniz sizden insanların var olduğunu bilin istiyoruz. Karamanımızın ve Karamanlı hemşerilerimizin derdini Karamanlı olanlar, karamanımızın evlatları bilir, biz biliriz diyoruz. 

Bunun için sizlere “ülkenin geleceğine oy ver, Karaman’ın geleceğine oy ver, MHP’ye oy ver” diyoruz. 

Hepinize saygılar sunarken, mübarek kurban bayramınızı en kalbi duygularımla kutluyorum. Başta il başkanımız avukat Sayın Oktay Yılmaz olmak üzere şahsıma gösterilen bu teveccühte emeği geçen bütün arkadaşlarıma ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Kutsal kitabımız Kur’an’ı kerimde “inanıyorsanız kazanacaksınız. Gevşemeyin, dağılmayın” buyruluyor. İnanıyoruz, gevşemiyoruz, dağılmıyoruz ve inşallah kazanacağız. Allah yar ve yardımcımız olsun’’ dedi.